Vatan Parti Genel Başkanı Perinçek'ten çözüm önerisi: 'Kamuculuk ve planlı şehirleşme'
Doğu Perinçek, Sputnik Radyo’da Türkiye’nin deprem sorununa ilişkin önemli tespitler yaptı. Perinçek, Türkiye’nin daha yıkıcı olası depremleri hesaba katarak vakit kaybetmeden, kamucu ve planlı şehirleşme politikalarına geçmesi gerektiğini belirtti.
Yayınlanma :
05.11.2020 19:58
Güncelleme :
05.11.2020 20:01


2 MİLYONUN ÜZERİNDE KONUT STOKU VAR
Perinçek, insanlarımızı depreme dayanıksız binalardan kurtarmanın formülü olarak yeni yapılan ve atıl durumdaki konutları gösterdi: “Kentlerimizi ve insanlarımızı depremin ve diğer felaketlerin yıkıcılığından kurtarmamızın tek yolu kamucu ve planlı şehirleşmedir. Türkiye’de 2 milyonun üzerinde konut stokunun olduğu belirtiliyor. Tuğlalarını dikmişiz, elektriğini çekmişiz ama dairelerin içinde insan yok. Bunları değerlendirebiliriz. Yıkılma tehlikesi olan evlerin hepsinden insanlarımız çıkar ve onları kolayca bu konutlara yerleştirebiliriz. Hem devlet destekler sağlar hem de evlere yerleşecek vatandaşlarımızın katkılarıyla bu sağlanır. İnsanlarımızın yaşamını koruruz.”
BELEDİYELERDEKİ ŞİRKETLEŞME VE RANT PAYLAŞIMI
Belediyelerin özel çıkar - kâr merkezli anlayışı olduğunu belirten ve eleştiren Perinçek şöyle devam etti: “Her depremden sonra olduğu gibi belediyelerin sorumluluğu da tartışılıyor. Önceden belediyelerde şehrin önemli hizmetleri, Fen İşleri ve bu birime bağlı kadrolar üzerinden yapılırdı. Belediyeler, kurdukları şirketlerle hizmetlerini kâr odaklı hale getirdi. Bütün hizmetler ihaleler üzerinden yapılmaya başlandı. Kent - imar rantları devasa oranda büyüdü. Böylece öncelik, insana ve kamuya hizmet olmaktan çıktı. Belediye ismi, komünden yani topluluktan geliyor; topluluğun ortak ihtiyaçları ve menfaatleri yerine şirketlerin kârlarının yükseltilmesi ve rantların paylaşılması görev haline geldi. Belediyeciliğin temel kavramlarını da bu şekilde öldürdüler. Bu sistemin devam etmesi imkansız.”
TÜRKİYE’NİN TEMEL İHTİYACI: KAMUCULUK
Perinçek, zorluklardan en az kayıpla çıkmak için ekonomide de kamuculuğa geçişin şart olduğuna işaret etti. “Türkiye’nin şehirleşme ve ekonomi politikaları bir bütündür. Bu alanda Atatürk döneminde çok önemli işler başardık. Cumhuriyet Devriminin bütün başarıları da kamu ekonomisine, 1930 – 1940 arasındaki beşer yıllık kalkınma planlarına bağlıdır. O dönemdeki politikalar sayesinde dünyanın en hızlı büyüyen ilk iki ekonomisi arasındaydık. Birinci ülke de yine devletçiliği uygulayan Sovyetler Birliği’ydi. Türkiye bugünde de ekonomik olarak krizden çıkışı kamuculukla, Üretim Devrimiyle sağlayacaktır. Üretim ve İstihdam odaklı ekonomiye geçiş programının Türkiye’nin gündeminde olduğunu görüyoruz. Bütün zorlukların ve felaketlerin üstesinden gelmek bu programa bağlıdır.”
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: