Bahçelievler Belediye Başkan Vekili Mevlid Uyan’ın başkanlığını yürüttüğü Bahçelievler Kent Konseyi’nin son toplantısında kentsel dönüşüm konusu ön plana çıktı. Basının davet edilmediği toplantıda, Bahçelievler’deki deprem riskini ele alan Mimar Ali Hacıhaliloğlu, kentsel dönüşüm yasası ve uygulanması noktasında önemli açıklamalarda ve önerilerde bulundu. Bahçelievler’deki emsal değerlerini sunan Ali Hacıhaliloğlu, uygulanan kentsel dönüşümün İstanbul’u sağlam ancak alt yapısız ve karmaşık bir felakete sürükleyeceğini iddia etti.
Bahçelievler Kent Konseyi’nin sıklıkla toplanması gerektiğini vurgulayan Ali Hacıhaliloğlu, Bahçelievler’deki riskli mahallelerin bir an önce ilan edilmesi gerektiğini belirterek, tüm STK’lara ve siyasi partilere de çağrıda bulundu.
DÖNÜŞÜM YANLIŞ UYGULANIYOR
Başbakanımızın, “Emsal 3’ü geçmeyin” dediğini hatırlatan Ali Hacıhaliloğlu, “700 bin nüfusa sahip Bahçelievler mahallerinin yoğunluklarını ortaya çıkarttık. 16, 7 kilometrekare alana sahip ilçemizde 30 bin civarında bina mevcuttur ve binaların kapladığı alan % 40 civarındadır. Brüt alanda hektara 400 kişi düşmekte, net alanda ise Bin kişi civarında düşmektedir. Bu değerler normalin çok üstündedir. İlçemizin birçok mahallesinde farklı emsal değerleri ortaya çıkmaktadır. İlçemizin ortalama emsal değeri ise 3,44’tür. İşte bu yoğunluktaki bir ilçede dönüşüm yapılmaya çalışılıyor” dedi.
Bahçelievler’de kentsel dönüşüm için yanlış yol izlendiğini belirten Hacıhaliloğlu, “Bahçelievler’de yoğunluk artırarak, yani daire sayısını veya kat vererek dönüşüm yapmanın imkânsız olduğunu göstermektedir. Binaların tek tek apartman sakinleri tarafından yıkılıp yaptırılması yolunun izlenebileceği düşünülmüştür. Birleşmelerde emsal artırımına gidilmeden çözüm aranması esas olan çözümdür tabii ki. Ancak bu çok zor gibi duruyor. Yasada da böyle bir mecburiyet olmayınca kimse böyle bir çözüme sıcak bakmıyor” şeklinde konuştu.
RİSKLİ MAHALLELER İLAN EDİLMELİ
Bahçelievler’de %50’ye yakın acil dönüşüm bekleyen bina olduğunu vurgulayan ve çağrıda bulunan Hacıhaliloğlu, “Önümüzdeki süreçte bazı mahallelerde riskli alan ilan edilerek yukarda söylediğimiz gibi yoğunluk artırmadan ciddi bir dönüşüm hamlesi başlatılması gerekliliği açıktır. Bizim komisyon olarak önerimiz, E-5 güzergâhındaki mahallelerde riskli alanlar ilan edip başlanmasıdır.”
“EYVAH” DEMEMEK İÇİN, ACİL PLAN ŞART
Riskli alanların ilan edilmesinin ardından sonraki aşamada iyi bir planlama yapılması gerektiğinin altını çizen Hacıhaliloğlu, “Sonradan ‘Eyvah’ dememek için, geç kalmadan Bahçelievler’in ihtiyaç envanterini gözden geçirmeli. Buna göre kamulaştırılması gereken yerlerin bu süreçte mutlaka kamulaştırılması gerekliliği üzerinde durulmuştur. Bizim yaptığımız çalışmalar neticesinde; Şirinevler merkezde ihtiyacı karşılayacak katli otoparkın gerekliliği de ön plana çıkmıştır” ifadelerini kullandı.
Konuşmasının devamında Basın Ekspres yolu üzerinde bulunan bölgenin iyi değerlendirilmesi gerektiğini kaydeden Hacıhalioğlu, “Onama dışı olan Basın ekspres güzergâhındaki 1/5000’ likleri onanan 2000 dönümlük alandaki dopların Bahçelievler için sosyal donatı ve bazı aktivite alanı olarak değerlendirilmek üzere belediyemizin ciddi bir çalışma içine girmesi gerekliliği kanaati oluşmuş ve komisyonumuz bu alanla ilgili önerilerini önümüzdeki süreçte sunacaktır” dedi.
ELEŞTİRMEYE DEĞİL, İCRAATA GELİN
Komisyon çalışmalarında tüm ilçenin fikrini alarak hareket etmeye çalıştıklarını ifade eden Hacıhaliloğlu, “Planımızda, muhtarlarımız, siyasi partiler, dernekler ve akil diyebileceğimiz kişilerle toplantılar yapıp, Bahçelievler’in kurum ve kuruluşları gözünde raporunu çıkartacaktık. Bu bağlamda muhtarlarımızla ilk toplantımızı yapmıştık ve çok faydalı olmuştu. Sırasıyla; siyasi partilerin ilçe başkanlarından randevu talep ettik. AK Parti hariç, öncelikle muhalefetteki partileri aradık. Çünkü bizim için muhalefet partilerinin gözünden Bahçelievler’e bakmak önemliydi” dedi.
Kent konseyinin siyasi bir kimliği yoktur diyen Hacıhaliloğlu, “Konuyu anlatınca partilerin söyleyecek sözleri yok muydu bilemem, ama bizlerle görüşmediler. Kent konseyini komisyonumuzu eleştirmeye sıra gelince eleştirdiler. Yılmadık yolumuza siyasi partileri atlayarak devam ettik. Bizlerin de mutlaka bir siyasi görüşü vardır. Ama kent konseyi ve bizim imar komisyonumuzun bir siyasi partisi yoktur. Önümüzdeki süreçte kapılarını çaldığımızda bizlere yardımcı olsunlar, ortak aklı komisyon olarak kullanmak istiyoruz. Kent konseyi başkanımızdan da talebim, önümüzdeki kent konseyi kongresinde komisyonlara tüm siyasi parti ilçe başkanları bizzat aranarak komisyonun uzmanlık alanına uygun isimler alınsın” diyerek istekte ve çağrıda bulundu.
BU İŞ YALNIZ MÜHENDİS MANTIĞIYLA OLMAZ
Kentsel dönüşüm yasasının güvenli bir İstanbul inşa etmek için hazırlandığını, ancak büyük hatalar yapıldığını anlatan Hacıhaliloğlu, “Bu yasa şehrin tamamı değil bir bina düşünülerek yapıldı. Bakanlık sadece İstanbul’daki ya da diğer illerdeki binaların depreme karşı dayanıklılığını öne çıkartarak hazırlanmış bir yasa. Ama bu zaten vardı. 1998 deprem yönetmeliği bunu sağlamıştı ve eski binaları mevcut yönetmeliklere göre yıkıp yaptırıyoruz. Kat maliklerini zorlamanın dışında yeni bir şey yok. Son kanunda güvenli binalarda oturmak, herkesin hakkı gösterildi. Ama bir şeyler atlanılmıştı. Sanki binalara tek tek yıkılıp yapılma izni verilmişti. Bu İstanbul için yapılabilecek en büyük hataydı ve yapıldı” şeklinde konuşu.
İstanbul’un 15 yıl sonraki felaket tablosunu ortaya koyan Hacıhaliloğlu, sözlerini şöyle tamamladı: “Bazı belediyeler kat vererek bu işi çözmeye çalışıyor. Buna rağmen bu yasada, trafik sorununun çözümü yok, bu yasada okul yoğunluğunun nasıl çözüleceği sorunu yok, kişi başına düşen yeşil alanın artırılmasıyla ilgili bölüm yok, bu yasada alt yapı yok. Sonuç olarak bu yasaya göre; İstanbul dönüştürülürse on beş yıl sonra yalnızca sağlam bina ama trafik daha da yoğunlaşmış, alt yapısı çalışmayan, okullarda sınıflardaki öğrenci sayısı artmış, çıkmaz sokaklar ayni kalmış, yani bugünkü İstanbul’un belki daha da kötüsüyle karşılaşacağız. İnşallah bu yasa ilk adim olarak kabul edilip en kısa zamanda mühendis, mimar ve şehir plancı mantığıyla yazılmış, eksikleri düzeltilmiş bir yasa yapılır.” dedi.