Güneşli Haber Gazetesi’nden Nermin Kanmaz’ın haberine göre; Samsun’da yaşayan ve evlerinin yanması sonucu ailesinin geçim sıkıntısı artan Mustafa Bilir (15) isimli genç, devlet parasız yatalı okul sınavına da katılamayınca, lise öğrenimini yarıda bıraktı. Ailesine destek olmak için Vezirköprü ilçesi Darıçayalan Köyü’nden İstanbul’a gelen genç, çalışarak ailesine katkıda bulunmak istiyordu. Büyük umutlarla İstanbul’a gelen Mustafa’nın geçirdiği trafik kazası hayalleri altüst etti. Kaza sonrası felç olan ve gözlerini kaybeden gencin ailesi ise sürücünün cezalandırılmasını istiyor ve uzanacak bir yardım eli bekliyor.
Yaklaşık iki ay önce Bağcılar Ateştuğla Mevkii’nde bir aracın çarpması sonucu gözlerini kaybeden ve beyinde ağır hasar oluşan genç, kaza sonucu felç oldu. Bağcılar Devlet Hastanesi’nde 26 gün yaşam mücadele veren Mustafa’nın ailesi ise perişan durumda. Kazayı telefonla öğrenip memleketten gelen baba Şeref Bilir, 39 gündür hastanenin merdiven boşluğunda bir battaniye ile yatarak, oğlunun başından ayrılamadığını anlattı.
“ÇALIŞIP SİZE DESTEK OLACAĞIM” DEMİŞTİ
Geçen yıl köydeki evlerinin yandığını anlatan baba Şeref Bilir, “Evim yandıktan sonra maddi ve manevi çöküntü içine girdim. 5 çocuğumdan, 4’ü okuyordu. Oğlum Mustafa da Sinop’ta okuyordu. Lise 2’ye geçtiğinde parasız yatılı sınavına giremediği için ödememiz gereken parayı veremeyince, okulu bıraktı. Çocuğum: ‘Hiçbir şeyimiz kalmadı. İstanbul’a gidip çalışıp, size yardımcı olayım’ dedi. İstanbul’da bir buçuk ay çalıştı. Bir gece saat 01.00’ da oğlun Mustafa’ya Bağcılar Güneşli’de araba çarptı diye telefon geldi. Apar topar memleketten geldim. Geldiğimde de zaten oğlum yoğun bakımdaydı. Herhangi bir tepki vermiyordu. Çocuğumun her tarafı sarılıydı” dedi.
GARİBANIM DİYE MAĞDUR OLDUM
Karakoldan gelen polis memurları tarafından ifadesinin alındığını, ancak sürücüden davacı olduğu halde ifadesinin karakolda gözükmediğini söyleyen baba Bilir, “Karakoldan ifademi almaya geldiler ve gidip ifademi vererek, davacı olduğumu söyledim. Ancak sonrasında karakolda ifadem çıkmadı. 13 gün sonra zor da olsa avukat tuttum. Büyük bir kısmını sonra ödemek üzere 3 bin TL’ye anlaştım. Karakola gidip, benim ifadeyi araştırdık ve vekâletimi verdikten sonra avukat, ifademin çıkmadığını söyledi ve dava başlatılamadı. Çocuğuma çarpan kişi daha bir gece yatmadan, karakolda gözaltında tutulmadan serbest bırakıldı. Gariban olduğumdan burada mağdur oldum” şeklinde konuştu.
SÜRÜCÜNÜN KİMLİĞİ GİZLENİYOR
Oğluna çarpan sürücünün adının ve soyadının kendisinden gizlendiğini iddia eden Baba Bilir, oğlunun beyin kanaması geçirdiğini ve halen bilincinin yerinde olmadığını belirtti. Bilir: “ Sürücünün adını, soyadını, araç plakasını bilmiyorum. Karakol da bize vermediler. Çocuğuma vuran kişi bizi arayıp sormadı. Sadece yandaşlarından bir iki kişi geldi. Onlar da çocuk sağ mı, ölü mü onun araştırmasını yapmak için geldiler. Çocuğumun şu anda sağ tarafında değişik yerlerinde 6 tane kırığı var. Halen çocuğumun bilinci yerinde yok ve bir kelime konuştuğum zaman aynı kelimeyi tekrarlayıp duruyor. Oğlumun kısmi olarak bir tarafı felç. Doktorlar: ‘ İlerdeki zamana bağlı Allah’a bağlı biz elimizden geleni yaptık’ diyorlar” diye konuştu.
ŞİMDİ BİZ NE YAPACAĞIZ?
Baba Bilir, “Oğlumun tedavisi süresince İstanbul’da biz ne yapacağız, nerede, nasıl kalacağız? Çocuğumun tedavi masraflarını nasıl karşılayacağım? Hem mağdur hem de zor durumdayız, yetkililerden yardım bekliyoruz” dedi.