Türk doktorlarının başarısı sürüyor. Böbrek naklinde Laparoskopi tekniğinden sonra geliştirilen Retroperitonoskopik nefrektomi tekniğiyle böbrek bağışlamak artık daha kolay. Bahçelievler JFK Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Barış Akin “böbrek vermek istiyorum ama korkuyorum” diyenlere müjde verdi. Vericiden böbreğin en küçük ameliyat ve vücuda en az girişimle, 2 -3 gün içerisinde normal hayatına dönmesi sağlanıyor. VÜCUDA EN AZ ZARAR VERİLİYOR Canlıdan böbrek nakli ilk başta biraz korkutucu geliyor. Çünkü sapa sağlam insanlar durup dururken ameliyat oluyorlar. Bunun içinde bu durum herkesi duraksatıyor, endişelendiriyor. Ama yaptığımız Retroperitonoskopik nefrektomi tekniğiyle vücuda en az zararı veriyoruz ve vericiler 2 – 3 gün içerisinde evlerine gidebiliyorlar. Ayrıca maliyet hastalara yansımıyor. Bu tekniği rutin her vericiye uygulayan tek merkez biziz, diyen Doç. Dr. Bariş Akin Retroperitonoskopik nefrektomi tekniğini anlattı. HASTANEDE UZUN YATIŞ GEREKTİRMİYOR Günümüzde vericiden böbrek alınmasının en uygun ameliyat tekniği olan Laparoskopi genel anestezi altında yapılan ve ince bir teleskopun karın içine sokularak karın içi organlarının görüntülenmesi prensibine dayanan bir ameliyattır. Laparoskopinin en önemli avantajları ise hastanede yatış gerektirmemesi, ameliyat sonrası çok daha az ağrı kesiciye gereksinim göstermesi ve işe dönüş süresinin hızlanmasıdır. Laparoskopinin bir diğer üstünlüğü ise karın kesisine bağlı komplikasyonlardan yani enfeksiyon, yara açılması ve fıtıktan sakınılmasıdır. Eskiden böbrek çıkarılması girişimi sadece açık ameliyat tekniği ile yapılırdı. Açık teknikte böbreğin bulunduğu yere ulaşmak için karnın yan tarafında geniş bir kesi yapılarak böbreğe ulaşılır ve gözle görerek böbreğin çıkarılması gerçekleştirilir. Bu kesi uzun olmasından başka kasların olduğu yerden yapıldığından ameliyat sonrası kasların karşılıklı çekilmesi sonucu ağrı ve iyileşme sürecinin birkaç haftaya uzaması gibi sıkıntılara sebep olur. Ayrıca burada sağlam kas kılıfları olmadığından bu bölgeden fıtık gelişmesi veya kasların gevşemesi sonucu karşı taraftan farklı bir şişkinlik olmasına sık rastlanırdı. Laparoskopik nefrektomi böbreğin laparoskopi yöntemi kullanılarak çıkarılmasıdır. Yani karın içersine girilir ve teleskop – kamera sistemi kullanılarak böbrek çıkarılır. Bu teknikle böbrek bağışlayan kişiler ameliyattan birkaç gün sonra eve dönebilir ve birkaç hafta sonra normal aktivitesine dönmüş olur. Bu teknik sayesinde hem vericinin ameliyat sonrası sıkıntılarının en aza iner hem de kesi yerinden fıtık gelişmesine çok daha az rastlanır. RETROPERİTONOSKOPİK TEKNİK UYGULAYAN TEK MERKEZ Laparoskopik nefrektomi tekniğinden sonra geldiğimiz son nokta, “Retroperitonoskopik Nefrektomi” tekniği. Böbrek vericilerimizden en mükemmel ameliyat tekniği ile böbreği almak için ortaya koyduğumuz çalışmalarımız sonunda “retroperitonoskopik “ nefrektomi tekniğini geliştirdik. Bu teknik gerek daha çok tecrübe gerektirmesi gerekse daha güç olması sebebi ile dünyada sayılı merkezde rutin kullanıma alınabilmiş bir tekniktir. Türkiye'de de rutin olarak tüm hastalarına Retroperitonoskopik nefrektomi tekniğini uygulayan tek merkez biziz. KARIN İÇİ ORGANLAR ZARAR GÖRMÜYOR Son bir yıl içersinde böbrek vereceklerin hepsine uygulamakta olduğumuz yeni tekniğimizle laparoskopik nefrektomiden daha da başarılı sonuçlar alıyoruz. Retroperitonoskopik nefrektomi tekniğinde karın içinde bulunan tüm organları saran periton zarının içine girilmez. Böbreklerimiz vücutta periton zarının sardığı karın içi organların dışarısında ve arka tarafında böğürümüzün her iki yanında bulunur. Bu teknikte karın duvarı ve periton zarı arasında ilerleyerek direkt olarak böbreğin bulunduğu retroperiton bölgesine ulaşılır. Laparoskopik teknikte ise böbreğin bulunduğu karının arka kısmına ulaşmak için önce periton zarının içersine girilir sonra bu zar arka tarafından tekrar açılarak retroperiton bölgesine ulaşılır. Periton zarına girilmemesi sağlıklı bir kişi için önemli avantajlar sağlamaktadır. Periton karın içersinde bulunan barsak, mide, karaciğer gibi tüm organları içinde bulunduran bir zardır. Bu zar içersinde az bir kaygan sıvı bulunur ve karın içi organların serbest bir şekilde birbirine komşuluğunu sürdürdüğü bir denge sağlanır. Herhangi bir ameliyat sırasında karın içine girilmesi periton içi kayganlık dengesine zarar verebilir. Retroperitonoskopik teknik sayesinde hem karın içi organlara kazara bir zarar gelmesi riski hem de karın içi organlar arasında yapışıklık gelişmesi riski önlenmiş olur. BÖBREK ALAN VE VEREN NE DEDİ? Bahçelievler JFK Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Barış Akin'ın Retroperitonoskopik tekniğiyle böbrek nakli yaptığı hastalarının düşüncelerini aldık. Kızına böbreğini veren 70 yaşındaki Hanife Akgül, “Düşündüğüm kadar korkulacak bir şey yokmuş. Kendimi şu an çok iyi hissediyorum.Üç gün önce ameliyat oldum. Doktorum da eve gidebilirsin, dedi. Böbreğini verecekler, korkmasın, hiç zaman kaybetmesinler. Korkulacak bir şey yok.” dedi. Annesinden böbrek nakli yapılan 38 yaşındaki Selime Akgül, “Ameliyat olmadan önce kendimden çok annemi düşünüyordum. 3 sene annem için bekledim. Çok yer araştırdık. Antalya'ya kadar gittik. Tavsiye üzerine buraya geldik. Çok memnun kaldık.” dedi.
Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Barış Akin'in başarısı
Türk doktorlarının başarısı sürüyor. Böbrek naklinde Laparoskopi tekniğinden sonra geliştirilen Retroperitonoskopik nefrektomi tekniğiyle böbrek bağışlamak artık daha kolay. Bahçelievler JFK Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Barış Akin “böbrek

03 Nisan 2010 - 12:43