Türkiye genelindeki CHP’li 61 belediye “Sosyal Demokrat Belediyelerden; Kentine Güvenen Kentler Buluşması” adı altında gerçekleştirilen fuarda bir araya geldi. Basın mensuplarının zaman zaman korumalarla karşı karşıya geldiği ve yoğun izdihamın yaşandığı fuarın açılışına; CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile eşi Selvi Kılıçdaroğlu başta olmak üzere, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, CHP Genel Sekreteri Bihlul Tamaylıgil, 61 belediye başkanı ile CHP il ve ilçe başkanları katıldı.
CHP’li belediyeler CNR EXPO Fuar Merkezi’nde kurduğu stantlarda, kendi yaptıkları önemli projeleri tanıttı. Gazetemiz yayın bölgesindeki Bakırköy Belediyesi’nin de 17 özel projesini tanıttığı stantlarda, yöresel lezzetler de ikram edildi. Eşi Selvi Kılıçdaroğlu ile tek tek tüm stantları gezen Genel Başkan Kılıçdaroğlu, belediyelerin projelerini inceledi, yöresel ikramların tadına baktı.
Belediyelerin stantlarını gezdikten sonra fuarın açılışını yapan Kılıçdaroğlu, tüm belediye başkanlarını arkasına alarak iktidarı topa tutan uzun bir konuşma yaptı. CHP’li belediyelerle AK Parti’li belediyeleri kıyaslayan ve CHP’li belediyelere yapılan baskınlara değinen Kılıçdaroğlu, Taksim Gezi Parkı’nın yıkılmasından, 3. Köprünün yapımına ve gündemdeki “Ayyaş kim?” tartışmasına kadar birçok konuya değindi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun göreve devam edeceğini ifade eden Kılıçdaroğlu, 3. köprünün ismiyle ilgili de bir öneri de bulundu.
KENDİMİZE DEĞİL, KENTİMİZE KAZANDIRIYORUZ
CHP’li bir belediyenin bulunduğu il veya ilçeye katma değer sağladığını ve gelişmesine katkıda bulunduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, “Bizim belediye başkanlarımız, hizmet verdikleri yurttaşlara ve onların yaşadığı kente güveniyorlar. Biliyorlar ki, hizmet yaptıkları an karşılığını bulacaklardır. CHP’li belediyeleri baktığınızda o illere gittiğinizde, daha kente girerken o kenti CHP’li bir belediye başkanının yönettiğini anlarsınız. Çünkü kente ayak bastığınız anda özgürlüğü görmüş olursunuz. İçerideki stantlarda belediyelerimizin byaptığı önemli projeleri gördünüz. Bunlar hayal değil, hepsi gerçek. CHP’li belediyeler yalnız bırakılmasına, destek verilmemesine hatta projelerinin engellemesine rağmen hep dik durmuş ve en iyi hizmetleri yapmıştır” dedi.
“Bizim kendisine değil, kentine kazandıran belediye başkanlarımız var” diyen Kılıçdaroğlu, CHP’li belediyelerin haksız yere suçlandığını belirti. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun görevine devam edeceğini kaydeden Kılıçdaroğlu “ Onlar birer kahraman. Bütün baskılara rağmen görevlerini yapıyorlar. Sabahın köründe tutuklamalar oluyor. En yakın çalışma arkadaşları gözaltına alıyorlar. Ama onlar, her seferinde daha fazla çalışmalar yamak için yola koyuluyorlar. Örnek verecek olursak; hakkında karalama kampanyaları yapılsa da dimdik ayakta duran İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu. Hakkında 600 sayfalık iddianame hazırladılar ve çalışma arkadaşlarını gözaltına aldılar. Oysaki İzmir, dünya en hızlı gelişen 4. kent olarak seçildi. Bu başarıyı sağlayan belediye başkanını hapse atmaya çalışıyorlar. Ne yaparlarsa yapsınlar hangi baskıyı kurarlarsa kursunlar Aziz Kocaoğlu İzmir’e hizmet etmeyi sürdürecektir” şeklinde konuştu.
3. KÖPRÜYE BEN BİR İSİM BULDUM
Temel atma töreni gerçekleştirilen ve isminin tartışma konusu olduğu 3. Köprünün yapımını da eleştiren Kılıçdaroğlu, “Yolda gelirken gördüm. Şöyle bir ifade var; ‘Boğazın yeni incisi 3. Köprü’ yazıyor. 3. köprünün temelini attılar bugün. Biz açacağız ya yerel yönetimler fuarını. Apar topar aynı saatlere denk getirip, 3. köprünün temelini attılar. Ben buradan bir öneri getiriyorum. Bu köprünün adını Recep Tayyip Erdoğan Köprüsü koysunlar. Bunu kendiside istiyor biliyorum. Ben de onay veriyorum. 3. köprünün adı Recep Tayyip Erdoğan köprüsü olsun. Olsun ki, bugün yarın hatta yüzyıl sonra o köprüyü gören herkes Kuzey Marmara’nın, son orman alanını yok eden kişinin, orman düşmanı olan kişinin Recep Tayyip Erdoğan olduğunu öğrensinler” diye konuştu.
Köprü yapımına karşı olmadıklarını ancak akıl ve mantık ölçüsünde yapılması gerektiğini vurgulayan ve öneri sunan Kılıdaroğlu; “İstanbul’un ihtiyacı Kuzey Marmara ormanlarını korumaktı. Eğer geçiş yapılacaksa en az 3 tüp geçişe ihtiyaç vardır. Bunun yapılması lazım. Ormanı koruyacağız, denizin altından kimseyi rahatsız etmeden 3 tane tüp geçit yapabiliriz. Ve böylece hem tabiata saygı duyarız, hem çocuklarımıza güzel bir İstanbul bırakmış oluruz. Bunlar tüp geçit istemediler,’ illa ki ormanı keseceğiz’ dediler. Neden? Çünkü akıl yok, beceri yok. Geleceği görme yok. Çünkü hayatları rant üzerine kurulu” ifadelerini kullandı.
BAŞBAKANA “KAZIKLI VOYVODA” BENZETMESİ
AK Parti hükümetinin Sultanahmet’te tarihi, Kuzey Marmara’da doğayı, Sulukule’de yoksulu, Taksim’de kültürü mahvettiğini anlatan Kılıçdaroğlu, konuşmasının devamında “Umarım bu İstanbullu bu vahşi yönetim anlayışı görür ve bir yere not eder. Taksim’de gezi parkına AVM yapmak ancak düşünemeyen insanların öngörüsüdür. Vatandaş, ‘Taksim bizimdir’ diyor Taksim’e sahip çıkıyor. Ranta sahip çıkanlar polis gücüyle onları oradan kovmak istiyor. Taksim’de Gezi Parkı’na sahip çıkan bütün İstanbullulara yürükten şükranlarımı sunuyorum” sözlerine yer verdi.
Başbakan Erdoğan’ın ülkeyi mahvettiğini ve ormanları katlettiğini, bu nedenle de tarihe bir utanç kaynağı olarak geçmesi gerektiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan’a ilginç bir benzetme yaptı. Erdoğan’ı, esir aldığı Osmanlı askerlerini kazıklara çakarak öldürmesiyle tanınan prens Kazıklı Voyvada benzeten Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bizim bebelerin bebekleri 50 yıl sonra köprüyü gördüklerinde şöyle düşünecekler; ‘Bir zamanlar burası ormandı. Bu orman İstanbul’un nefes almasını sağlayan son yerdi. Bu ormanı Recep Tayyip Erdoğan diye birisi kesti.’ Bu köprünün adının Recep Tayyip Erdoğan olsun dememin bir diğer nedeni de tıpkı Kazıklı Voyvoda gibi Recep Tayyip Erdoğan’ın da adının bir utanç tarihine kayıtlı olsun diye.