18 Mart 1915'te 253 bin şehidin düştüğü Çanakkale Zaferi'nin 95. yıl dönümü tüm yurtta olduğu gibi Bahçelievler, Güngören, Bağcılar ve Bakırköy'de de çeşitli etkinliklerle kutlanıyor. Bahçelievler'de anma programı saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı. Bahçelievler Kaymakamı Şevket Cinbir'in günün anlam ve önemi ile ilgili yaptığı konuşma esnasında heyecanlanarak, baygınlık geçiren Yenibosna Fevzi Çakmak Mahalle Muhtarı Bilal Orhan herkesi korkuttu. Sağlık ekiplerinin tören alanında müdahelesi ile ayağa kalkan Bilal Orhan'ın sağlık durumuyla ilgili herhangi bir sorun olmadığı söylendi. HEYECANLANDIRAN KONUŞMA Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır, anlayışıyla bu toprakları vatan yapanları, memleketin bölünmez bütünlüğü için can verenleri, ölüme güle güle gidenleri, bugün 18 Mart Çanakkale Zaferi'nin yıldönümü münasebetiyle rahmet ve şükranla anıyoruz, diyen Kaymakam Şevket Cinbir, “Onlar bu toprakları bize vatan yapma uğruna can verenler, onlar ölüme güle güle gidenlerdir. Onlar 1071'de Anadolu kapılarını Türklere aralayan Alparslan'ın silah arkadaşları, onlar 1453'te İstanbul'u feth edip bir çağ kapatıp, bir çağ açan Fatih Sultan Mehmet'in erleriydi. Onlar, İstanbul surlarına Türk bayrağını diken Ulubatlı Hasanların silah arkadaşlarıydı. Onlar, bu vatan için, bu millet için, bu milletin birlik ve bütünlüğü, ülkenin selameti için canlarını seve seve verdiler. Onlar, Çanakkale'de Çanakkale'yi geçilmez yaparken, Anafartalar'da Mustafa Kemal'in “Ben size taruzu değil, ben size ölmeyi emrediyorum.” komutuna itaat edip, 3 dakika sonra öleceğini bile bile ölüme koşanlardır. Onlar, Çanakkale'yi geçemeyenleri, Anadolu'yu parselleme planları içerisinde Anadolu işgal edildiğinde, 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkıp, kurtuluş meşalesi yakıp, oradan Amasya'ya geçtiğinde “Memleketin kaderini, milletin azim ve iradesi kurtaracaktır. O halde, ya istiklal, ya ölüm” diyen büyük önderin önderliğinde kurtuluş mücadelesini başlatmış, 7'den 70'e erkeğiyle, kadınıyla bir milletin evlatları, bizlerin ise aziz ecdadlarıydılar. Onlar, tereddüt etmeden bu topraklar için canını verenlerdi, onlar Maraş'ı kahraman, Urfa'yı şanlı yapanlar, Antep'i gazi yapanlardır. Onlar, Sakarya'yı Sakarya gibi, Dumlupınar'ı Dumlupınar gibi yapan aziz ecdadımız, aziz şehitlerimizdir.” DEĞERLERİMİZİ YOK ETMEYE ÇALIŞIYORLAR Bize düşen, şehitlerimizin bize anlatmaya çalıştığı mesajları anlayabilmek ve onlardan devraldığımız sorumlulukları yerine getirebilme çabası içerisinde olabilmektir, diyen Cinbir, “Bastığımız her toprakta ecdadımızın kanlarının olduğunu hissetmek durumunda olduğumuz şehitlerimizi minnet ve şükranla bir kez daha anıyoruz. Dün, Çanakkale'yi savaş gemileriyle geçemeyenler, dün toplanıp, Çanakkale'ye gelip, Türk'ü yok edeceğini zannedenlerin, maalesef Çanakkale'yi geçememekle beraber, bugün o hedeflerinden vazgeçmediklerini görüyoruz, anlıyoruz ve izliyoruz. Artık, savaş gemileriyle, savaş uçaklarıyla gelemiyorlar. Artık, Çanakkale'yi geçilmez yapan Türk milletini değerlerini çözüp, bu ülkede kardeş kavgası çıkarıp, doğulu, batılı, kuzeyli, güneyli, sunni, alevi, laz, kürt ayırımı ile bu milletin evlatlarını karşı karşıya getirebileceği düşüncesinden hareketle bu milletin birlik ve beraberliğini çözmeye ve böylece güçsüz düşürmeye, emellerini gerçekleştirmeye çalıştıklarını görüyoruz.” SORUMLULUKLARIMIZIN FARKINDA OLMALIYIZ Gezdiğimiz her yerde, rengini aziz ecdadlarımızın kanından aldığını bildiğimiz al yıldızlı Türk bayrağının dalgalandığını görürken, bize düşen sorumlulukların farkında olmak diyen, Cinbir, “Geçmiş tarihimizde olduğu gibi farklılıklarımızı zenginlik olarak kabul etmeli, Çanakkale'de omuz omuza yatanların evlatlarına, Çanakkale'de Hakkarili ile Edirneli'nin, Vanlı ile Zonguldaklı'nın, Antalyalı ile Tunceli'nin yan yana, omuz omuza Çanakkale Şehitliği'nde yattığını bu milletin evlatlarına anlatarak, yeniden birlik ve beraberliğimizi pekiştirmeli, bu birlik ve beraberlik anlayışı ile geleceğimizi aydınlatabilmeliyiz.” dedi.
“Bastığımız her toprakta ecdadımızın kanlarının olduğunu hissetmeliyiz”
18 Mart 1915'te 253 bin şehidin düştüğü Çanakkale Zaferi'nin 95. yıl dönümü tüm yurtta olduğu gibi Bahçelievler, Güngören, Bağcılar ve Bakırköy'de de çeşitli etkinliklerle kutlanıyor. Bahçelievler'de anma programı saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nı

03 Nisan 2010 - 12:01